Yaklaşık 1 ay önce Güney Amerika kıtasının en büyük şehri olan Sao Paulo`ya geldim. Bir ay boyunca ne yapıp ne ettiysem de sevemedim bu şehri. Kalabalığı İstanbul`dan farksız, kaousu daha fazlaydı. Gezilecek yerleri cok kısıtlıydı. Ama ben yine de olduğu kadar Sao Paulo Gezilecek Yerler yazısı yazdım.
Birkaç yıl önce hiç sevmediğim bir hocam sayesinde Charles Baudelaire okuma şansı yakalamıştım. Daha sonra ise bu kez sevdigim bir hocam sayesinde Walter Benjamin okuma fırsatına nail oldum. Bu iki adamdan etkilenerek bu şehri bir “Flaneur” edasıyla gezmeye karar verdim. Belki zamanında Baudelaire’in ya da Benjamin’in Paris’i sevdiği gibi ben de bu şehri sevebilirdim. Flaneur kısaca “şehrin caddelerinde herhangi bir yere varmayı hedeflemeden gezinen kimse demek, asıl istediği sokakları sokaklara ekleyip, bir noktada şehrin girdabında kaybolmak. Şehirli bir kavram” (Daha ayrintili okumak icin buraya tiklayabilirsiniz).
Güneşli bir günde aldım elime kitabımı binbir türlü heyecanla sokaklarda kaybolmaya, binaları evimmiş gibi hissetmeye, kalabalıkla haşır neşir olmaya çıktım. Bu heyecanım kaldırımda mastürbasyon yapan bir evsizi görmeme kadar sürdü. Sonra benim neyime “Flaneur”lük deyip başladım turistik yerleri gezmeye. Baudelaire’e de Benjamin’e de lanetler yağdırdım. Olur da Sao Paulo’ya yolunuz düşerse diye birkaç yeri anlatmaya başlayayım.
Bu yazıyı okuyanlar bunları da okudu:
???? Rio Gezilecek Yerler
???????? Brezilya Gezilecek Yerler
İçindekiler
Sao Paulo Gezilecek Yerler
1- Avenida Paulista
2.8 kilometre uzunlugundaki bu bulvar şehrin en önemli bulvarı. Çalıştığım hostele de çok yakın olduğu için sürekli buraya gidip geliyorum. Büyük alışveriş merkezleri ve gökdelenlerle çevrili bir bulvar. Bizim Maslak ve Levent’i andırıyor. Bana sorarsaniz gezilecek bir yeri yok ama sürekli kalabalık olduğu için insanlarla etkileşim içine girmek ve gözlem yapmak için ideal bir yer. Mesela Brezilya halkının bizden çok farklı bir ahlak anlayışı olduğunu ilk burada gözlemlemiştim. Brezilya’da eşcinsel sayısı bir hayli fazla; hatta bu bulvarda ele ele tutuşan erkek ve kizdan çok ele ele tutuşan iki erkek ya da ulu orta öpüşen erkekler görmeniz daha olası. Ama kimse çıkıp da “hop kardeşim sen ne yapıyorsun, bu yaptığın ahlaksızlık” deyip insanları bıçaklamıyor. Fakat geçen aylarda hükümetin yolsuzluk yaptığı ortaya çıkınca bu bulvarda, 2 milyon kişi protesto için yürümüş. Yani Brezilya halkı için ahlaksızlık, hırsızlık iken; bizim insanımız için bir erkeğin sevdiği insanı (kiz bile olsa) öpmesi ahlaksızlık. Sonuç olarak gelirseniz uğramaya değer bir yer bence. Listeye ekleyin.
2- MASP
Modern Brezilya mimarisinin tipik bir örneğini bu müzenin binasına bakarak görebilirsiniz. Avrupa sanatının Latin Amerika’daki en büyük koleksiyonu bu müzede bulunmakta. Toplamda 8000’den fazla eser mevcutmuş ancak müze çok küçük ve sanırım her hafta sergilenen eserleri değiştiriyorlar. Salı günleri müze ücretsiz.
3- Catedral da Sé
Sao Paulo’daki favori mekanım. Aşağıda da gördüğünüz üzere katedral neo-gotik sitilde inşa edilmiş. Öğrendiğime göre dünyadaki en büyük 4. neo-gotik tarzdaki katedralmiş. Çok da teorik bilgiye boğmak istemiyorum. Şehir merkezine giderseniz zaten görürsünüz. Katedralin çevresinde büyük bir evsizler topluluğu var. Hayatımda bu kadar evsizi bir arada görmedim. Yüzlerce var. Her yerde çadır kurmuşlar, çocuklarıyla birlikte uyuyorlar. Brezilya’daki gelir adaletsizliğini anlamanız için kesinlikle gelmelisiniz buraya. Hava karardıktan sonra oldukça tehlikeli. Ben bir keresinde bir şey olmaz ya, ben Esenler’de gece vakti yürümüş adamım diye gaza geldim, gittim ama aynı şey değil arkadaşlar. Adamı harcarlar oracıkta.
4- Liberdade
Burası kesinlikle görülmesi gereken bir yer. Japonya’dan sonra en buyuk Japon popülasyonu Sao Paulo’da. Liberdade, Japonların ağırlıklı olarak yaşadıkları bir mahalle bu yüzden. Pazar günleri, pazar kuruyorlar ve aklınıza gelebilecek her şey var. Yemekler acayip ucuz ve sushilerin yüzüne bile bakmıyorsunuz. O kadar güzel yemekler var ki anlatamam. Favori mekanlarımdan bir diğeri.
5- Rua Augusta
Büyük dayım Hasan’ın (ben Hase Dayı derim) birkaç yıl öncesine kadar bir marketi vardı. Yazın İzmir sıcağında ne zaman dayımın marketinden bira alsam bir birayla sarhoş olurdum. Nedenini hala bilmem. Burası da Sao Paulo’nun en ünlü eğlence sokağı. Her yer bar veya club. Sokakta da istediğiniz gibi içebiliyorsunuz. İşte bu sokakta da ne zaman bira içsem bir tane ile sarhoş oluyorum. Ne zaman sarhoş olsam aklıma Hase dayım geliyor. Onun şerefine kaldırıyorum şişeyi. Çalışmadığım zamanlar, akşamları genelde buraya gidip yeni insanlarla tanışıyor, sohbet ediyorum(bu kadar sıcak kanlı, bu kadar arkadaş canlısı insanı başka ülkede hayatta bulamazsınız). Eğlenmek için güzel bir sokak. Geceleri ise hayat kadınlarının ve evsizlerin mekanı. Genelde zararsızlar ama dikkatli olmak lazım.
6- Mercado Municipal
Sao Paulo’nun en büyük marketlerinden biri. Bizim Mısır Çarşı’sını andırır nitelikte. Güzel bir mimariye sahip binanın içinde aklınıza gelebilecek her şeyi bulabileceğiniz dükkanlar var. İçerisi iki katlı ve ilk katta küçük dükkanlara sahip satıcılar var. Sebzeden işkembeye, işkembeden baharata, baharattan deniz ürünlerine kadar her şeyi bulabilirsiniz. İkinci katta ise restoranlar var. Fiyatlar çok uçuk yalnız. Bir kilo çileğin 70 lira olduğu etiket gördüm. Sao Paulo’da turistler tarafından en çok ziyaret edilen yermiş.
Aslinda böyle sıkıcı yazılar yazmak istemiyorum ama inanın Sao Paulo’da başıma tuhaf bir şey gelmiyor ya. Yazma hevesimi ben de bu şekilde alayım diyorum. İlgililer, Machu Picchu ve Buenos Aires gezi rehberlerine buraya tıklayarak ulaşabilir. Şimdilik hoşçakalın.
1 comment
Kardesim bi gun senin gezgin olup dunyayi dolasacagin aklimin ucundan bile gecmezdi ama bravo tebrik ederim seni hayallerimi gerceklestiriyosun sakın pesini birakma????????????????????